21 Mayıs 2013

Veba - Albert Camus

 
Dünyadaki kötülük neredeyse her zaman cehaletten kaynaklanır ve eğer aydınlatılmamışsa, iyi niyet de kötülük kadar zarar verebilir. İnsanlar kötü olmak yerine daha çok iyidir ve gerçekte sorun bu değildir. Ancak insanlar bir şeyin farkında değillerdir, şu erdem ya da kusur denilen şeyin; en umut kırıcı kusur, her şeyi bildiğini sanan ve böylece kendine öldürme hakkı tanıyan cehalettir. Katilin ruhu kördür ve insan her türlü sağduyudan yoksunsa güzel aşk ve gerçek iyilik diye bir şey olamaz...Veba
*
--Evren insan için uyumsuzdur ve bilinemez.
--Yaşamanın tadını çıkarmaktan korkana aptal derim.
--Yazar, sanatını büyük yapan şu iki görevi yüklenmelidir; gerçeği ve özgürlüğü.
--Yaşama umutsuzluğu yoksa yaşama aşkı da yoktur.
--Sanat, sanatçıyı insanlardan ayrılmamaya zorlar.
--Özgürlük gelecek umudu değildir. O, şu 'an'adır ve insanlarla ve şu andaki dünyayla uyumludur. 
--Evrenimin gizi: İnsandaki ölümsüzlük isteğine kapılmadan Tanrı'yı düşlemek.
--Ben umutsuzluğu ve bu dertli dünyayı kabul etmeyerek, insanların birleşmesini ve kötü yazgılarına karşı savaşmalarını istiyordum.

Albert Einstein Seçme Sözler

A'yı hayatta başarı olarak tanımlayalım, o zaman A = X + Y + Z' dir; X çalışmaktır, Y oyundur Z ise çenesini tutmayı bilmektir.
    
Ancak başkaları için yaşanan bir hayat, yaşamaya değer bir hayattır.
    
Aynı anda hem savaşa hazırlanıp, hem de savaşı önleyemezsiniz.
    
Aptallığın en büyük kanıtı, aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç almayı ummaktır.
    
Azim paha biçilmezdir: "Çok zeki olduğumdan değil, sorunlarla uğraşmaktan vazgeçmediğimden başarıyorum."
    
Başarılı bir adam olmak için çalışmayın aksine önemli bir adam olmak için çalışın.
    
Bazı erkekler kadınları anlamaya çalışır, diğerleri kendilerini daha basit konulara adarlar, örneğin görelilik kuramına...
 
Ben gelecek için hiç bir endişe duymadım. O yeterince hızlı geliyor.
    
Ben atomu insanlığın yararı için keşfettim. Ama insanlar atomla birbirlerini öldürüyorlar.
    
Bilgi deneyimden gelir: "Bilgi malumat değildir. Bilmenin tek yolu deneyimlemektir."
    
Bilim atom bombasını üretti, fakat asıl kötülük insanların beyinlerinde ve kalplerindedir.
    
Bilim, her günkü düşünmelerimizin saflaşmasından başka bir şey değildir.
    
Bir hatayı iki defa tekrar etmeyen en mükemmel insandır.
    
Bir kum tanesinin sırrını çözmeyi başarsaydık, bütün dünyanın sırrını öğrenmiş olurduk.
    
Bir ülkenin geleceği o ülke insanlarının göreceği eğitime bağlıdır.
    
Bu dünyada beni birkaç kişi anladı, onlar da yanlış anladı.
    
Bugüne odaklanın: " Güzel bir kızı öperken düzgün araba kullanan birisi, öpücüğe hak ettiği dikkati vermiyor demektir."
    
Çok zeki olduğumdan değil, sadece sorunların üstünde daha çok duruyorum.
 
Çok fazla okuyan ve beynini çok az kullanan bir adam, basit düşüncenin tembel alışkanlıkları içinde kalır.
    
Dahiliğin mutlak bir sınırı vardır, aptallığın asla.
    
Başarılı olmaya değil, değerli olmaya çalışın.
    
Dehanın 10'da 1'i yetenek 10'da 9'u da çalışmaktır.
    
Delilik aynı şeyi tekrar tekrar yapmak ve farklı sonuçlar beklemektir.
    
Dünya yaşamak için tehlikeli bir yer; kötülük yapanlar yüzünden değil, durup seyreden ve onlara ses çıkarmayanlar yüzünden.
    
Dünyada bir tane dahi çocuk mutsuz olduğu sürece, büyük icatlar ve ilerlemeler yoktur.
    
Eğer gerçeği açıklamak istiyorsan, zarafeti terziye bırak.
    
Eğer ne yaptığımızı biliyor olsaydık, buna araştırma denmezdi öyle değil mi?
    
Eğitim, insanın okulda öğrendiği her şeyi unuttuğunda arta kalandır.
    
En değerli kişiler alçakgönüllü olanlardır.
 
Gelecekte başarılı olacak insanlar, geçmişten çalışarak ulaşmalıdır.
    
Gençliğimizde düşüncelerimizi oluşturan tüm konular sevgiyle ilgilidir, sonraları ise tüm sevgimiz düşüncelerimiz olur.
    
 Genelde insanlığın kaderi, hak ettiği olacaktır.
    
Gerçeği aramak onu elde etmekten daha kıymetlidir.
    
Gerçeğin bilgisi deneyle başlar, deneyle biter.
    
Gerçeklikle karşılaştırıldığında, bilimde vardığımız düzey ilkeldir, çocuk oyuncağıdır. Ama sahip olduğumuz en değerli şey odur.
    
Gerçek yalnızca bir ilüzyondur, ama bitmek bilmeyen bir ilüzyon.
    
Görelilik kuramım başarıyla kanıtlanırsa Almanya benim bir Alman olduğumu iddia edecek, Fransa ise dünya vatandaşı olduğumu açıklayacaktır. Kuramım gerçek dışı çıktığında ise, Fransa bir Alman olduğumu söyleyecek, Almanya ise bir Yahudi olduğumu açıklayacaktır.   (Fransız Felsefe Cemiyeti'ne konferansından 6 Nisan 1922.)
 
Günde yüz kez kendime iç ve dış yaşamımın, yaşayan ya da ölü başka insanların emeğine dayandığını hatırlatıyorum; çok derinlere dalmadan günlük yaşamdan biliyoruz ki, bir insan başkaları için vardır.
    
Güzel gençler doğanın eseridir, güzel yaşlılar ise sanatın.
    
Hayat iki şekilde yaşanır: ya hiç mucize yokmuş gibi ya da herşey birer mucizeymiş gibi.
    
Hata yapın: "Hiç hata yapmamış bir insan yeni bir şey denememiş demektir."
    
Hayal gücü güç verir: "Hayal gücü her şeydir. Sizi bekleyen güzelliklerin önizlemesi gibidir. Hayal gücü bilgiden daha önemlidir."
    
Her savaş insanlığın ilerlemesini engelleyen kötülük zincirine bir halka ekler.
    
Her şeyi olabildiğince sade yapın, ama basit değil
    
Herkesin fikir birliğine vardığı bir akşam, kayıp bir akşamdır.
 
İki atı aynı anda süremezsiniz. Bir şeyler yapabilirsiniz ama her şeyi yapamazsınız. Şimdiye odaklanın ve bütün enerjinizi şu anda yaptığınız işe verin.
   
 İnsan aklın sınırlarını zorlamadıkça hiçbir şeye ulaşamaz.
    
İnsanı ayakta tutan iskelet ve kas sistemi değil, prensipleri ve inançlarıdır.
    
İnsanlar kendileri karşı çıkmadıkça, hiçbir şey savaşları ortadan kaldıramaz.
    
İnsanlığın buluş ruhu, son yüzyılda bize öyle şeyler armağan etti ki; yönetimdeki gelişmeler de teknik gelişmelere ayak uydurabilseydi üzüntüsüz ve mutlu bir yaşama kavuşurduk.
   
 İki şey sonsuzdur; İnsanoğlunun aptallığı ve evren. Fakat ikincisinden emin değilim.
    
Kuantum mekaniği konusunda çok çalışmak gerekir. Ama, içimden bir ses bana bunun her şeyin çözümü olmadığını söylüyor. Bu teoriyle birçok şey açıklanıyor; ama hala O'nun sırrını çözebilmiş değiliz. Ben yine de, O'nun zar atıp kumar oynadığını, hiç mi hiç zannetmiyorum.
 
Matematikçiler, Görelilik Kuramına el attıktan sonra, ben kendi kuramımı tanıyamaz hale geldim.
    
Merakınızın peşinden gidin: "Benim özel bir yeteneğim yok. Yalnızca tutkulu bir meraklıyım."
    
Neden beni hiç kimse anlamıyor; ama herkes beni seviyor?
    
Önyargıları yok etmek, atom çekirdeğini parçalamaktan daha zordur.
    
Posta pullarının gideceği yere varasıya kadar mektuba yapışıp kalmasından ötürü çok değerli olduğu söylenir. Posta pulu gibi olun ve başladığınız işi bitirin.
    
Propagandayla zehirlenmedikleri sürece kitleler asla savaş düşkünü değildirler.
    
Sadece barışçı değil, militan bir barışçıyım. Barış için savaşmaya hazırım.
    
Sağduyu, onsekizine kadar edindiğimiz önyargılar toplamıdır.
    
Savaş insan toplulukları arasındaki çatışmanın en azgın biçimidir; aynı zamanda en trajik.
    
Sorunlar, onları yaratanların mantığı ile çözümlenemez.
 
Tabiatta öylesine yüksek bir akıl kendini gösteriyor ki, insanın en ince düşünceleri ve buluşları bu aklın yanında sönük bir gölge gibi kalır.
    
Hayal gücü bilgiden daha önemlidir; çünkü bilgi sınırlıdır.
    
Yanlış yapmayan insan yoktur; insanlık yanlışını kabul ve düzeltmekle olur.
    
Yüksek ruhlar, her zaman sıradan akılların şiddetli muhalefetleriyle karşılaşırlar.
    
Yolculuk etmeyi seviyorum ama varmaktan nefret ederim.
   
 Zorlukların göbeğinde fırsatlar yatıyor.

Kapalı Bir Kapıdır Cehennem - Charles Bukowski

     İnsanın kendini nedenini bilmeksizin iyi hissetmesi ne güzel : ya da sinirli bile olsa seçimi olabilmesi ; ya da biraz aşkı, nefrete dönüşmeyen. güvenin, dostlar, ama tanrılara değil, kendinize :sorma, anlat cehennemin gölgelerinde ulvi bir müzik bekliyor diyorum size.

"Kapalı Bir Kapıdır Cehennem" Bukowski'nin son şiirlerinden oluşuyor.

Bukowski'nin hayattayken yayınlanmış 45 kitabı var. Yazarın ölümünden sonra da geride kalan dosyalar, mektupları ve günlüğü de yayına hazır oldukça kitaplaştırılıyor. Bukowski'nin edebi mirasında da şiirlerin ağırlıklı olarak yer aldığı görülüyor.

"Dünyevi Şiirlerin Son Gecesi", Charles Bukowski'nin hayattayken yayınlanmamış şiirlerinden oluşan bir dosya. Bukowski bu şiir dosyasını yayınlamak üzere hazırlamasına rağmen sağlığında kitaplaştığını görememiş.

 *
Yan yana yürümeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar. Ve yine yan yana yürümeyelim diye dar kafalıydı insanlar. Ve sırf dardı diye kafalar, düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik, Sarılmak yakar bizi deyip aşkı hep, uzaktan sevdik.
*
Yıllarımı aldı ama sonunda öğrendim "hayır" demeyi.

Bob Marley Seçme Sözler

Bir yıldız gibi kayarım hayatından, yapabileceğin tek şey; dilek tutmak olur.
 
Aslında herkes sevdiği insana bakarmış gibi hayata baksa; belki de hayat, bu kadar acı vermekten vazgeçerdi insanlara.
 
Ayağa kalk, dik dur, hakların için karşı dur. Ayakta dur, dik dur, mücadeleyi bırakma.
 
Bakmayın insanların "beni çok sevecek birini arıyorum" demesine. Büyük bir sevgiye maruz kalınca hepsi kaçacak delik arıyor.
 
Baktın hayatın tadını çıkaramıyorsun; tadını kaçıranı, hayatından çıkar.
 
Belki de hepimiz hiç düşünmeden kalbimizin en iyi kısmını vermişizdir. Hem de karşılığında bizi düşünmesi bile zor olanlara.
 
Belki de ilk önce yanlış insanlarla tanışmasaydık, doğru insanı bulduğumuzda onların değerini anlayamazdık.
 
Dünyanın en güzel ritmi, onun: senin ıçin çarpan kalbidir.
 
Dünyayı daha kötü hale getirmeye çalışanlar bir gün bile durmazken, ben nasıl durayım? Karanlığı aydınlat.
 
Düşmanından çok dostundan sakın! Çünkü dostluk biterse; sana nasıl zarar verebileceğini en iyi dostun bilir.
 
Eğer bu hayatta illa kıymet bilmek gerekiyorsa, sadece kendi kıymetini bil. Boşver be! Nasılsa her rüya güneşle sona eriyor.
 
Eğer sevmediğin kişilerin yüzüne bakmak zorundaysan ve istesende kaçamıyorsan; gülümseyerek ağlamayı öğreniyorsun demektir.
 
Evet belki de haklısın, sıfır'ın gücü yoktur. Ama unutma ki, sıfır'ın kaybedecek bir şeyi de yoktur!
 
Gerçek şu ki, herkes seni incitecek. Yapman gereken tek şey, acı çekmeye değer birini bulmak.
 
Farkını yansıt, değiş, geliş, keşfedilmeyeni keşfet, yücelerin içinde yüksel. Sonunda tek ol!
 
Her şey yolunda gitmiyor bazen, ne yaparsan yap olmuyor yine de! En zoru da; bunlara rağmen gülümsemek zorunda kalmak işte.
 
Kendi kendime konuştuğum kadar, kimseyle konuşmuyorum. Sebep delilik değil, sadece bilirim ki insanı sadece en iyi kendi dinler.
 
Mutlu mu olmak istiyorsun? Kimseden bir şey bekleme.

O'nun ilk aşkı olmayabilirsin, son aşkı da; hatta bir tanesi de, daha önce aşık oldu, tekrar olabilir.... Ama şu an seni seviyorsa daha ne olabilir ki? Tıpkı senin gibi, o da mükemmel değil ve ikiniz birlikte asla mükemmel olamayabilirsiniz. Ama şayet o seni güldürebiliyorsa, iki kez düşündürebiliyorsa -kabul edersin ki; insanlar hata yaparlar- onu seninle tutmaya çalış ve ona verebileceğin herşeyi ver. seni günün her anında düşünmüyor olabilir ama sana kırabileceğini bildiği bir parçasını verecektir -kalbini. yaralama onu, değiştirmeye çalışma, çözümlemeye kalkma ve verebileceğinden fazlasını bekleme. seni mutlu ettiğinde gülümse, kızdırdığında fark etmesini sağla ve yokken özlediğini bil...
 
Para hayatı satın alamaz.
 
Sadece çocukken güler insan, diğerleri gülmek değildir. Çünkü insan büyüdükçe komikliklere değil, acılara gülmeyi öğrenir.

Arthur Schopenhauer Seçme Sözler

   
Soğuk bir kış sabahı çok sayıda kirpi donmamak için hep birlikte ısınmak üzere bir araya toplanır. Ama kısa süre sonra oklarının birbirleri üzerindeki etkilerini görüp yeniden ayrılırlar. Isınma gereksinimi onları bir kez daha bir araya getirdiğinde okları yine kendilerine engel olur ve iki kötü arasında gidip gelirler, ta ki birbirlerine katlanabilecekleri uygun mesafeyi bulana kadar. Bunun gibi, insanların hayatlarının boşluğundan ve tekdüzeliğinden kaynaklanan toplum gereksinimi onları bir araya getirir, ama nahoş ve tiksinti verici özellikleri onları bir kez daha birbirinden ayırır.
 
Akıllı olan, sohbet sırasında ne hakkında konuştuğundan ziyade kiminle konuştuğunu düşünerek hareket edecektir. Bunu yaptığı takdirde sonradan pişman olacağı hiçbir şey söylemeyeceğinden emindir.
 
Nezaket akıllıklıktır, bunun sonucunda nezaketsizlik ise aptallıktır.
 
Üç türlü aristokrasi vardır; birincisi yaş ve kıdem; ikincisi servet; üçüncüsü akıl ve bilgidir. En şereflisi sonuncusudur.
 
Erkekler doğaları gereği birbirine ilgisizdir fakat kadınlar doğaları gereği birbirine düşmandır.
 
Tüm sınırlamalar kişiyi mutlu kılar. Görme, etki ve temas alanımız ne denli dar ise o denli mutlu oluruz; ne denli geniş ise o denli sıklıkta kendimizi azap içinde ya da ürkütülmüş duyumsarız. Çünkü bu alanla birlikte kaygılar, istekler, ürkünç şeyler de çoğalır ve büyür...
 
İnsanlar, yasalar ile şekillendirilebilirler. Fakat gerçek manada ahlaklı olamazlar. Kişilerin davranışlarında değişiklik yaratmak, yasalarla sağlanabilmektedir; fakat insanların içindeki kötü arzuları dindirmek mümkün değildir. Yasalarla sadece yolu değiştirebiliriz, fakat kötü niyetli insanlar kötülük için fırsat kollayacaktır.

Hayatın ilk elli yılı metin, geri kalanı yorumdur. 

Hayatın birinci yarısı, mutluluğa karşı duyulan yorulmak bilmez bir özlem olduğu halde, ikinci bölümü acı dolu bir korku duygusuyla kaplıdır. 

Çünkü, mutluluk denilen her şeyin kuruntu olduğu ve acıdan başka gerçeğin bulunmadığı fark edilmiştir artık. Aklı başında insanların, yakıcı zevklerden çok acısız bir hayata yönelmeleri bundan ötürüdür. Gençliğimde, kapımın zilinin her çalınışında, gönlüm sevinçle doluyor ve kendi kendime, "Oh ne iyi! İşte yeni bir olay!" diyordum.

Ama yıllar geçip de, olgunlaştığım zaman, her zil sesinden sonra şöyle düşündüm: "Yine ne var?" 

Dante, dile getirdiği cehennemin örneğini ve konusunu, bizim gerçek dünyamızdan başka nerede arayabilirdi? Nitekim, bize çok eksiksiz bir cehennem görüntüsü sundu. Ama cenneti ve cennetin mutlu hayatını dile getirmesi gerektiği zaman, aşılması olanaksız bir güçlükle karşılaştı. Çünkü içinde yaşadığımız şu dünya ile cennet arasında, hiçbir benzerlik yoktu. Cennetteki mutlu hayatı anlatacağı yerde, atalarının, sevgilisi Beatrice'in ve çeşitli ermişlerin verdiği bilgileri iletti bize.

Şu dünyayı Tanrı yarattıysa, onun yerinde olmak istemem doğrusu. Çünkü, dünyanın sefaleti yüreğimi parçalar. Yaratıcı bir ruh düşünülürse, yarattığı şeyi göstererek ona şöyle bağırmak hakkımızdır: "Bunca mutsuzluğu ve boğuntuyu ortaya çıkarmak uğruna, hiçliğin sessizliğini ve kıpırdamazlığını bozmaya nasıl kalkıştın?"
 
İstemek, temeli bakımından acı çekmektir ve yaşamak, istemekten başka bir şey olmadığına göre, hayatın tümü, özü bakımından acıdan başka bir şey değildir.
 
İnsan ne kadar yüceyse, acısı da o ölçüde fazladır. İnsanın hayatı, yenileceğinden hiç şüphe etmeksizin, var olmaya çalışmak için harcanmış bir çabadır.
 
Benim gibi insanlar tarafından geride bırakılan fikirler, anıtlar hayattaki en büyük zevkimdir. Kitaplar olmasa uzun zaman önce umutsuzluğa gömülürdüm.
 
Herkes kendinde eksik olanı sever.

Dünyanın en yoksul insanı, paradan başka hiçbir şeyi olmayandır.

Tüm istekler ihtiyaçtan, dolayısıyla yoksunluktan, dolayısıyla ıstıraptan doğar.

Gelişimimiz için bir aynaya ihtiyacımız vardır.

Her çocuk bir bakıma bir dahi ve her dahi bir bakıma bir çocuktur.

Görüş,etki ve temas alanımız ne kadar darsa, o kadar mutluyuzdur.Bunlar ne kadar genişlerse, o kadar ıstırap çeker, ürkeriz.Çünkü bu alanla birlikte kaygılar,arzular ve korkular da çoğalır ve büyür.Bu yüzden körler bile bize ilk başta göründüğü kadar mutsuz değildir.
 
Acı çekenler ile acı çektirenler aynıdır.

Kim ne derse desin, mutlu insanın en mutlu anı, uykuya daldığı andır ve mutsuz bir insanın en mutsuz anı, uykudan uyandığı andır. İnsan hayatı, bir tür hata olmalı.

Kalbin gerçek, derin barışı ve tüm ruhun huzuru sadece yalnızlıkta bulunur.

Kendi tecrübenin avantajı büsbütün kesinliğe sahip olmandır.

Sayfaların arasında gözyaşları, ağlama, dişlerin birbirine çarpması ve karşılıklı katletmenin korkunç gümbürtüsü olmayan felsefe, felsefe değildir.

Evlenmek, haklarını ikiye bölmek ve görevlerini ikiye katlamak demektir.

Her mesele kabul edilene kadar üç aşamadan geçer: İlkinde gülünç duruma düşürülür. 

İkincisinde ona karşı mücadele edilir. Üçüncüsünde tabii sayılır.

Çoğu insan kafaları olmadığı için kafayı bozmuyor.

Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihai olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar.

Mutlu bir hayat olanaksızdır; insanın başarabileceği en iyi şey kahramanca bir hayattır.

Büyük acılar daha önemsizlerinin hissedilmesini engeller ve tersine, büyük acıların yokluğunda en küçük dertler ve sıkıntılar bile bize büyük acı verir.

Çiçek yanıt verdi: Seni aptal! Görülmek için mi açtığımı sanıyorsun?
Kendi zevkim için açılıyorum, başkaları için değil çünkü hoşuma gidiyor. Aldığım zevk var olmaktan ve açmaktan ibaret.

Felsefe yüksek bir dağ yoludur... ıssız bir yoldur ve yukarı çıktıkca daha da ıssızlaşır. Bu yolu her kim izlerse hiç korkmamalı, her şeyi geride bırakmalı ve kış karında güvenle ilerlemelidir... Kısa süre içinde altındaki dünyayı görür; kumsalları ve bataklıkları gözünün önünden kaybolur, düzgün olmayan noktaları düzelir, yırtıcı sesleri artık kulağına ulaşmaz. Ve yuvarlaklığını da görür. Kendisi her zaman saf ve serin dağ havasındadır ve güneşi görür, oysa aşağıdakı herkes gecenin karanlığıyla kuşatılmıştır.

Mantıkla beslenmeyen şey mantıkla yönetilemez.

Sırrım konusunda sessizliğimi korursam benim esirim olur; eğer ağzımdan kaçırırsam ben onun esiri olurum. Sessizlik ağacında huzur meyveleri yetişir.

İnsanlarla uğraşmada üstünlüğe ulaşmanın tek yolu onlardan bağımsız olduğunuzu göstermenizdir.

Chuck Palahniuk Seçme Sözler

Ancak kaybedeceğin bir şey yoksa özgürsündür.
 
Galiba hayattaki en büyük hatalarımdan biri, insanları fazla önemsemem.

O kadar çok şey öğrenmiştik ki; düşünecek vaktimiz kalmamıştı.

Sevmediklerin derdin olur genelde, sevdiklerin ise mutluluğun. Ama birini öyle bir seversin ki; hem derdin olur, hem umudun.

Bu hayat bana, insanların çoğunun gülemediği için ağladığını, susamadığı için konuştuğunu ve laf olsun diye yaşadığını öğretti.

Acın başkalarını güldürebilir; ama gülüşün başkalarına acı vermemeli.

En çok da 3 şey yorar insanı; affetmek, içi yanarken susmak ve olmayacağını bildiği halde hayal kurmak.

Birini sevmek, ömürden koca bir parça vermektir. Kendine saklayacağın, öğreneceğin, eğleneceğin vakti, başkasına hediye etmektir.

Dikkatli bak; büyük aşklar ya sonsuzdur ya da onsuz.

Herkesin diş fırçası vardır ama dişlerini fırçalamaz bazıları. Akıl da böyle işte; hepimizde var ama kimi kullanmamakta ısrarlı.

Dünya nüfusu arttıkça, insan sayısı azalıyor.

Parçaları kaybolmuş puzzle gibi artık insanlar. Kiminin ruhu, kiminin beyni ve birçoğunun bir kalbi yok.

Bize inandırılan bu gerçek dışı dünyada yaşıyoruz, hiçbir teste tabii tutulmadığımız için neleri kurtarabileceğimiz konusunda hiç bir fikrimiz yok.

Hiçbir şey durağan değil. Her şey eskiyip dağılıyor.

Herkesin hayal gücü tükendiğinde artık hiçkimse dünya için tehdit olmayacak.

Uykusuzluk böyle bir şeydir işte. Her şey çok uzaklardadır,bir kopyanın kopyasının kopyası gibi. Dünyayla arana öyle bir mesafe sokar ki,ne sen bir şeye dokunabilirsin ne de bir şey sana.
 
 Gülmek en iyi ilaçtır.

Çünkü bugüne kadar yaşadığın her şey ayrı bir hikayedir. bugünden sonra yaşayacakların ise ayrı bir hikaye.
 
hayatta her şey parayla ilgili değildir.
 
 İnsan sevdiklerini öldürür diye bir söz vardır ya, aslında bakın, insanı öldüren de hep sevdiğidir.

Her akşam ölüyor ve her sabah doğuyordum.

Bazı insanlar gece insanıdır. bazıları da gündüz insanıdır. ben ancak gündüzleri çalışabiliyordum.

Sonra o güzel yuvanızda kısılıp kalırsınız. bir zamanlar sahip olduğunuz şeyler artık sizin sahibiniz olur.

Eğer ne istediğini bilmezsen, bir bakarsın istemediğin bir sürü şeyin olmuş.

Hiçbir zaman tamamlanmış olmayayım, ne olur.
Hiçbir zaman halimden memnun olmayayım.
Hiçbir zaman kusursuz olmayayım.

Belki de kendini geliştirmek aranan cevap değildir.

Ve hayattaki tek kusursuz an'ınız sonsuza kadar sürmeyecektir. 

Andre Gide Seçme Sözler

Açılmamış kanatların büyüklüğü bilinmez.
    
Arkadaş,insanların sana sundukları gibi benimseme yaşamı.Yaşamın daha güzel olabileceğine inandır kendini.
    
Başka birinin sizin kadar iyi yapabileceği bir şeyi bırakın o yapsın, siz yapmayın.
    
Bilge kişi, her şeye şaşan kişidir.  
    
Hayat yaşla değil, yaşamakla anlaşılır.
    
Gerçeği arayanlara inanın. Bulduklarını iddia edenlerden çekinin.
    
Her türlü kötülüğü yapmaya muktedir iken, kötü bir şey yapmamak: İşte, budur iyilik.
    
İhtişam baktığın şeyde değil bakışında olmalı.
    
Kendi kendinin mutluluğuna engel olmak yolunda insan fevkalade beceriklidir.
    
Kıyıyı gözden kaybetmeye cesaret etmedikçe insan, yeni okyanuslar keşfedemez.
    
Olmadığın biri olarak sevilmektense, olduğun biri olarak nefret edilmek daha iyidir.
    
Yaşam, çok zalim bir öğretmendir. Önce sınav yapar,sonra dersi verir.
 
 Yükümüz ne kadar ağır ve zahmetli olursa, ruhumuzu o oranda eğitir ve yüceltir.
    
İyi bir başlangıç, yarı yarıya başarı demektir.
    
Anı yazmak, ölümün elinden bir şey kurtarmaktır.
    
Aptal görünmeye çalışmak en büyük akıllıklıktır.

Gerçeğin rengi gridir.


Tam anlamıyla mutlu olmak için gereken tek şey içinde bulunduğumuz anı, geçmişteki diğer anlarla karşılaştırmaktan vazgeçmektir.

Kendi kendimizi yetiştirmek, yeryüzüne serilip gelişmek, gerçekten kaybolmuş yakınlarımızı bulmak gibidir.

Benim için gerçek inanç, gücümü en iyi kullandıran, değerlerimi en iyi eyleme geçiren inançtır.

Gerçekten akıllı olanlar, aynı zamanda alçak gönüllü olanlardır.

Her türlü kötülüğü yapmaya muktedir iken, kötü bir şey yapmamak: işte, budur iyilik.

Geriye bakmayı sevmem ve geçmişimi uzaklarda bırakırım, tıpkı bir kuşun uçmak için gölgesini terk etmesi gibi.

Bilge kişi, her şeye şaşan kişidir.


Güzel geleceği bekleyerek, Görkemli gençliklerimizi eskittik.


İnsan kendini sürükleyeni isteyerek izlediği vakit bağını hissetmez; ama direnmeye, uzaklaşarak yürümeye başladığı vakit çok acı çeker.

İnsan öncelikle kim olduğunu anlamalıdır.

İnsan, bir ayağı çukurda olunca onu bir nebze olsun yaşatmayı vaat eden her şeye gülümsüyor.

Olmadığın insan olarak sevilmektense olduğun insan olarak nefret edilmek daha iyidir.

Bağışlamak ile göz yummak arasında sadece bir adım vardır.

Fikirler çiçekler gibidir, sabah toplananlar en uzun süre taze kalanlardır.

Hakikat, herkese söylenebilir; ama, fikir, herkesin kavrama gücüyle orantılı olarak söylenmelidir.

Ruhumuz bir değer kazandıysa, başka ruhlara göre daha candan tutuştuğu için kazandı.